Tunus’ta 13 yıl önce 14 Ocak’ta Cumhurbaşkanı Zeynel Abidin Bin Ali’nin ülkeyi terk etmesine neden olan “Yasemin Devrimi”nin 13’üncü yıl dönümünde muhalefet tarafından iktidar karşıtı gösteri düzenlendi.
Muhalefetin çatı oluşumu Ulusal Kurtuluş Cephesi’nin çağrısıyla başkent Tunus’un merkezinde yer alan Habib Burgiba Caddesi’nde düzenlenen gösteriye yüzlerce kişi katıldı.
Yoğun güvenlik önlemleri altında düzenlenen gösteride, Tunus bayrağı ve hükümeti protesto eden dövizler taşıyan göstericiler, “Polis devleti bitti, özgürlük.. özgürlük”, “Halk darbenin sona ermesini istiyor”, “Şehitlerin kanı özgürlük için döküldü” sloganları attı.
Gösteriye katılan Nahda Hareketi Sözcüsü İman el-Hamiri, AA muhabirine yaptığı açıklamada, “Özellikle devrimin kazanımlarının gerilediği şu zamanda devrimin kazanımlarını kutlamanın sembolik bir önemi var. Devrimin ardından anayasal kazanımlar kapsamında örgütlenme hakkı, ifade hakkı gibi özgürlüklere yönelik engellemeler var. Halkın meşruiyetini kabul ettiği, başkanlık seçimlerinin tekrar tesisi için Tunusluları bir araya getirecek ulusal diyalogda kararlıyız.” ifadelerini kullandı.
Nahda Hareketi Genel Sekreteri el-Acmi el-Verimi ise, Tunus halkının hala devrime inancı olduğunu vurgulayarak demokratik geçiş sürecinde özgürlüklerin ve ekonomik şartların iyileştirilmesinin önemine vurgu yaptı.
Gösteride İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını da protesto eden eylemciler, Filistin bayrağı açarak İsrail aleyhine sloganlar attı.
“Özgürlüklerde kısıtlamalar var”
Demokratik Akım Partisi Genel Başkanı Hişam el-Acubi, “Ne yazık ki devrimin ardından kazandığımız özgürlüklerde kısıtlamalar yaşanıyor. Bugün birçok siyasetçi 10 ayı aşkın süredir tutuklu olarak yargılanmaya devam ediyor.” ifadelerini kulandı.
Ulusal Kurtuluş Cephesi Lideri Ahmed Necip eş-Şabi gösteride yaptığı konuşmada, “Bugün, devrimin 13’üncü yılında, devrimin başarılarıyla ve sağladığı özgürlüklerle gurur duymak için bir araya geldik. Devrimin ardından sonraki on yılda anayasal kurumlarda demokrasinin en önemli adımı olan kuvvet ayrılığı esası gereğince birçok değişiklik yapıldı. Her ne kadar on yıllık iktidar sürecinde hükümetlerde istikrar sağlanamasa da, 25 Temmuz 2021’de Cumhurbaşkanı Kays Said’in hükümeti feshetmesi ve iktidarı eline almasını meşrulaştıramaz.” ifadelerini kullandı.
İktidarın devrim kutlamalarını 14 Ocak’tan 17 Aralık’a almasına tepki gösteren Şabi, iktidarın 17 Aralık’ta da kutlamalar düzenlemediğini bu yüzden “Yasemin Devrimi”nin kazanımlarını karşı olduğu söyledi.
Tunus Devrimi’nin üzerinden 13 yıl geçti
Tunus’un orta kesiminde yer alan Sidi Buzid kentinde 17 Aralık 2010’da kendini ateşe veren Muhammed Buazizi, 23 yıl boyunca ülkeyi demir yumrukla yöneten Zeynel Abidin bin Ali’nin 14 Ocak 2011’de ailesiyle Tunus’tan kaçmasıyla sonuçlanan gösterileri başlattı.
Üniversite mezunu 26 yaşındaki seyyar satıcı Buazizi’nin zabıta tarafından tezgahına el konulması ve yetkililerce hakarete uğramasının ardından hayatını ortaya koyduğu eylem, Tunus’un “Yasemin Devrimi”, Arap dünyasının ise “Arap Baharı” olarak adlandırdığı süreç olarak biliniyor.
Cumhurbaşkanı Said’in “olağanüstü kararları”
Siyasi partileri ülkeyi yönetememek ve yolsuzlukla suçlayan Cumhurbaşkanı Kays Said, 25 Temmuz 2021’de aldığı “olağanüstü kararlar” ile parlamentonun çalışmalarını dondurdu ve milletvekillerinin dokunulmazlıklarını kaldırdı.
Yasemin Devrimi’nin 11. yılında, normalde her sene 14 Ocak’ta kutlanan Devrim Günü’nü de değiştiren Said, devrim kutlamalarının 17 Aralık’a alındığını duyurmuştu.
Tunus muhalefeti, Cumhurbaşkanı Said’in kararlarını “darbe” olarak nitelendirerek karşı çıkıyor.
Tunus’ta, 11 Şubat 2023’te başlayan operasyonlarla aralarında eski Meclis Başkanı ve Nahda Hareketi lideri Gannuşi’nin de olduğu onlarca siyasetçi, gazeteci, aktivist, hakim ve iş insanı “devlet güvenliğine karşı komplo kurmak” iddiasıyla tutuklu yargılanmaya devam ediyor.