Halk arasında yanlış bilinenler: ‘Kar yağışı mikrobu kırar mı?’

Kış mevsiminde görülen virüsler olduğu gibi sadece yaz mevsimine özgü virüsler de bulunuyor. Her mevsim farklı virüsler olduğunu kaydeden Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Doğaç Uğurcan, hava soğuduğu zaman mikropların ölmediğini, halk arasında kar yağınca mikroplar ölür söylentisinin kış mevsiminde daha fazla hasta olunmasından kaynaklandığını ifade etti.

“HER MEVSİM FARKLI VİRÜS TÜRLERİ ORTAYA ÇIKMAKTADIR”

Covid-19 pandemisinden sonra hastalıkların daha uzun süreli seyretmesi ve virüslerin daha etkili olduğu gözlenirken, uzun süre geçmeyen öksürük, yüksek ateş, ishal veya boğaz ağrısı gibi geniş kitleleri etkileyen ortak semptomlar görülebiliyor.

Her mevsimin kendine ait farklı virüsleri olduğunu belirten Dr. Öğr. Üyesi Doğaç Uğurcan, “Özellikle sonbahar ve kış aylarında RSV, influenza gibi virüsler veya beta mikrobu gibi bakteriler daha sık görülürken, yaz aylarında ise ishal yapan enterovirüsler daha fazla görülür. Yaz mevsiminde görülen virüsler, kış mevsiminde görülmez ama bu sefer de başka virüsler ortaya çıkar” dedi.

“HAVA KİRLİLİĞİ BAKTERİLERİN VE VİRÜSLERİN ETKİSİNİ ARTIRIR”

Her mevsim görülen virüsler olmasına rağmen kış mevsiminde daha çok hastalık görülmesinin sebebinin de bağışıklık sisteminin zayıflığıyla ilişkili olduğunu söyleyen Dr. Öğr. Üyesi Doğaç Uğurcan, “İnsan vücudu ıslak mukoza olarak adlandırılan solunum yollarında, ağız içinde, burunda ve üst solunum yollarında bulunan koruyucu bir tabaka ile çevrilidir. Virüsler ve bakteriler genellikle solunum ve damlacık yoluyla bulaşır. Ağız içindeki koruyucu tabaka soğuk ve kuru hava ile yeteri kadar işlevini yerine getirememeye başlar. Yeteri kadar çalışamayınca da dolayısıyla dışarda her zamanki gibi olan virüs veya bakteriler vücuda daha kolay girmeye başlar. Bazen de soğuk ve kuru havanın özellikle hava kirliliği ile birleşmesiyle insanları koruyan mukoza tabakası yeterince çalışamaz. Dolayısıyla bakteriler ve virüsler vücudu işgal etmeye başlar. Soğuk ve buzlu içecekleri tüketmek de soğuk havanın ağızda yaptığı etki gibi mukozayı bozar. Direkt soğuk su içmek hasta yapmaz ama ortamı hazırlayarak mukozayı bozduğu için gelen mikroplar da enfeksiyon tablosu ortaya çıkarabilir’’ ifadelerini kullandı.
Dr. Öğr. Üyesi Doğaç Uğurcan, şöyle devam etti: “Bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi, doğru beslenme ve mevsimine uygun kıyafet seçiminin yanında, düzenli uzman kontrolleri de bu mevsimde yaşanabilecek hastalıkların önüne geçebilme imkanı sağlar. Ayrıca yine kış mevsiminde üst solunum yolu enfeksiyonlarına sık maruz kalmamak için ağız yolunun mevsime uygun atkı, şal ve benzeri aksesuarlar ile korunmasının faydası olabilir.”

Related Posts

Cam şişelerdeki tehlike açığa çıktı: İşte yıllardır bilmediğimiz gizli gerçek

Fransa Gıda Güvenliği Ajansı’nın yayımladığı yeni araştırmaya göre, cam şişelerdeki içecekler, plastik şişelere kıyasla 5 ila 50 kat daha fazla mikroplastik içeriyor. Araştırma, bu mikroplastiklerin kaynağının cam şişe değil, metal kapaklardaki boyalar olduğuna dikkat çekiyor.

Sperm neden hâlâ bu kadar gizemli?

Sperm neden hâlâ bu kadar gizemli?

Ciltteki değişimleri hafife almayın: Erken teşhis hayat kurtarıyor

Cildiye Uzmanı Dr. Hüseyin Başar, cilt sağlığının yalnızca estetik değil, ciddi hastalıkların erken teşhisi açısından da hayati önem taşıdığını vurguladı.

Uzmanlardan bayram uyarısı: Etin yanında sebze tüketin

Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Beslenme ve Diyetetik Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nazlı Nur Aslan Çin, bayramda kesilen kurban etinin bir süre bekletildikten sonra yanında sebze ağırlıklı besinlerle tüketilmesini tavsiye etti. Çin, “Kestiğimiz kurban etini, 12-24 saat aralığında buzdolabında dinlendirmemiz gerekiyor. Kurban eti ile kavurma yapacaksak; doymuş yağ eklemeden, etin kendi yağı ile kısık ateşte ve az miktarda tuz ile pişirmemiz yeterli olacaktır” dedi.

Öksürük sesinden üretti: Ne işe yaradığı gündem oldu

Hitit Üniversitesi’nde farklı alanlardan uzmanların işbirliğiyle geliştirilen yazılım, KOAH, astım, bronşit, üst solunum yolu hastalıkları, zatürre, reflü gibi hastalıklar ile sağlıklı öksürüğü yüzde 91 başarı oranıyla tespit edebiliyor. Hitit Üniversitesi Biyoistatistik Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Emre Demir, “Projenin üçüncü aşamasında, cep telefonuyla kaydedilecek öksürük sesiyle kişinin kendisine doğrudan solunum yolu tanısı koyacağı bir mobil uygulama geliştirmek istiyoruz” dedi.

Her gün dondurma yersek ne olur? Bilim cevabını verdi!

Dondurma, sıcak yaz günlerinin vazgeçilmez tatlılarından biri. Ancak her gün tüketildiğinde vücuda nasıl etkileri oluyor? Bilim insanları, düzenli dondurma tüketiminin hem olumlu hem de olumsuz sonuçları olabileceğini belirtiyor.